2010’da “Gölün Kenarındaki Adam” adlı bir roman
yazmaya başlamıştım. Roman kahramanı “Adam”
kendisi ile olan içsel kavgalarını ve yaşadığı ortamdaki negatif olguları,
protest bir yaklaşımla her akşam uyumadan önce irdelemekte ve günün muhasebesini
farklı açılardan yapmakta ve her bölüm “Adam
uyudu!” cümlesi ile bitmektedir.
Şu an itibariyle bu sene içinde yayınlamayı dilediğim 4 bitmiş kitabım var. Bir yandan 30 sene sonra yeniden başladığım orkestra çalışmalarım öte yandan ise boşanmam sonrasında yaşadığım uzun süren ve beni manen yoran, gayrimenkullerle ilgili hukuksal süreç bu kitapları basmamı öteledi…
Ama orkestra çalışmalarımız, aldığımız işler ve aksatmadan yaptığımız provalar beni adeta gençleştiriyor. Müziğin gücü bu olsa gerek! An itibariyle yaşantımda tek bir pürüz yok! Anadolu’da çok söylenen “Çöpsüz Üzüm” misali “Huzur” içindeyim.
Bahsini ettiğim 4 kitabımı sayfa düzeni ve kapak dâhil tamamladım. Bu ara -bazı arkadaşlarımın da dikkatini çekmiş- artık şiir yazmıyorum. Çünkü 200’den fazla şiir ve bir o kadar da özdeyiş (=Aforizma ya da Özlü söz) içeren kitabıma sınır koydum. Aksi takdirde fazla sayfa sayısından ötürü kimse okumayacak!
Diğer kitaplar da aynı şekilde sayfa düzeni ve kapak dâhil hazır. Basma aşaması için orkestra ile ilgili projelerimizi biraz daha istediğimiz seviyeye getirip, daha rahat bir zamanlamayı bekliyorum ve fırsat bulduğumda ise en sona bıraktığım “Gölün Kenarındaki Adam” adını vereceğim romana sayfalar katmaya çalışıyorum…
İlginç bir tesadüf mü? 30 sene yaşadığım Yeşilköy’deki evi satarak, “Tebdili mekânda ferahlık vardır” misali yeni ev aldım. Evimin balkonundan baktığımda Küçükçekmece gölüne kadar 6 villa var. Kadere bakın ki yaşam olarak artık “Gölün Kenarındaki Adam” oldum… Bu tesadüf ya da yazgı neticesinde bu romanı mutlaka bitirmem gerekir diye kendimi fevkalâde motive etmiş durumdayım.
Romanımın taslağında; “Adam” bir bölümden sonra içsel kavgalarına da yenik düşerek, kimseye haber vermeden, bir gölün kenarında yaşamaya başlar…
Bu romanın bazı bölümlerini internette paylaştım. 1. İle 5. Bölümde “Adam” henüz şehirdedir ve her uyku öncesinde gününü ve kendini irdeler ve “Adam uyur!”
Şu an itibariyle bu sene içinde yayınlamayı dilediğim 4 bitmiş kitabım var. Bir yandan 30 sene sonra yeniden başladığım orkestra çalışmalarım öte yandan ise boşanmam sonrasında yaşadığım uzun süren ve beni manen yoran, gayrimenkullerle ilgili hukuksal süreç bu kitapları basmamı öteledi…
Ama orkestra çalışmalarımız, aldığımız işler ve aksatmadan yaptığımız provalar beni adeta gençleştiriyor. Müziğin gücü bu olsa gerek! An itibariyle yaşantımda tek bir pürüz yok! Anadolu’da çok söylenen “Çöpsüz Üzüm” misali “Huzur” içindeyim.
Bahsini ettiğim 4 kitabımı sayfa düzeni ve kapak dâhil tamamladım. Bu ara -bazı arkadaşlarımın da dikkatini çekmiş- artık şiir yazmıyorum. Çünkü 200’den fazla şiir ve bir o kadar da özdeyiş (=Aforizma ya da Özlü söz) içeren kitabıma sınır koydum. Aksi takdirde fazla sayfa sayısından ötürü kimse okumayacak!
Diğer kitaplar da aynı şekilde sayfa düzeni ve kapak dâhil hazır. Basma aşaması için orkestra ile ilgili projelerimizi biraz daha istediğimiz seviyeye getirip, daha rahat bir zamanlamayı bekliyorum ve fırsat bulduğumda ise en sona bıraktığım “Gölün Kenarındaki Adam” adını vereceğim romana sayfalar katmaya çalışıyorum…
İlginç bir tesadüf mü? 30 sene yaşadığım Yeşilköy’deki evi satarak, “Tebdili mekânda ferahlık vardır” misali yeni ev aldım. Evimin balkonundan baktığımda Küçükçekmece gölüne kadar 6 villa var. Kadere bakın ki yaşam olarak artık “Gölün Kenarındaki Adam” oldum… Bu tesadüf ya da yazgı neticesinde bu romanı mutlaka bitirmem gerekir diye kendimi fevkalâde motive etmiş durumdayım.
Romanımın taslağında; “Adam” bir bölümden sonra içsel kavgalarına da yenik düşerek, kimseye haber vermeden, bir gölün kenarında yaşamaya başlar…
Bu romanın bazı bölümlerini internette paylaştım. 1. İle 5. Bölümde “Adam” henüz şehirdedir ve her uyku öncesinde gününü ve kendini irdeler ve “Adam uyur!”
İnternetteki
paylaşımlarımda 5. Bölümden sonra 15. Bölüme atladım ki zamanı geldiğinde okuyucuya
da bir şeyler kalsın.
15. Bölümde “Adam” artık gölün kenarındadır ve
sürekli kendinle hesaplaşmaktadır. 17. Ve 18. Bölümlerde ise geri dönmeyi içinden
telaffuz etmeye başlar. Henüz yazmadığım bütün bölümlerin iskeletleri hazır.
Sadece finalinde 2 ayrı sondan hangisi olacak? Buna da “Son”da karar vereceğim.
Önümüzdeki günlerde yine atlamalar yaparak bazı bölümlerini burada paylaşacağım “Gölün Kenarındaki Adam” romanımın, halen internet ortamında bulunan linklerini merak edenler için paylaşıyorum…
Önümüzdeki günlerde yine atlamalar yaparak bazı bölümlerini burada paylaşacağım “Gölün Kenarındaki Adam” romanımın, halen internet ortamında bulunan linklerini merak edenler için paylaşıyorum…
Bojidar Çipof
20 Haziran 2016