30 Kasım’da, Dünya’nın her
yerinde kutlanan, Hazreti İsa’nın havarilerinden Aziz Andreas’ın dinî gününü Rum
Patrikhanesi Ekümeniklik iddiasını destekleyen bir tez olarak kullanıyor. Bu
hususta daha ayrıntılı bilgi için “Aziz
Andreas Kutlamaları ve Patrikhane-Vatikan İşbirliği” adlı bir önceki
makalemizi okuyunuz.
Ülkemizin güncel
sorunlarından biri Akdeniz’deki güç dengesidir. Karşımızda “Yunanistan”, “Güney Kıbrıs Rum Kesimi” ve “Mısır”dan
oluşan üçlü bir ittifak var ve bu ittifak Türkiye’nin Akdeniz üzerindeki
çıkarlarından fevkalade rahatsız! Türkiye ile Libya arasında imzalanan
anlaşmadan en çok rahatsızlık gösteren ise Yunanistan’dır!
30 Kasım’da Rum
Patrikhanesi’nde yapılan Aziz Andreas dinî törenlerinde sadece Vatikan/Patrikhane
işbirliği değil “Patrikhane-Mısır” işbirliği
de vardı. Bu makalemizde Türkiye karşısındaki üçlü blok ülkelerinden Mısır’ın
Hıristiyan bir dinî kurumu olan “İskenderiye
Patrikhanesi” ile Rum Patrikhanesi arasındaki işbirliğini ele alıyoruz.
Bu işbirliğini ele almadan
önce konunun anlaşılabilirliğini sağlamak için bazı hususlara kısaca değinmek
gerekiyor.
Geçtiğimiz yıl içinde Rum
Patrikhanesi ile Rus Patrikhanesi arasında dinî görüntü altında, aslında siyasi
bir kavga yaşandı. Kavganın özünde Rus Kilisesi’nin dinî yetki alanında bulunan
Ukrayna’daki kiliselerinden birine Rum Patrikhanesi’nin “Otosefal” (Özerk) statüsü
vermesidir.
Dünya’daki en büyük Ortodoks
nüfusa sahip olan ülke Rusya’dır. Bir yanda yaklaşık 100 Milyon Ortodoks’un
dinî lideri konumundaki Rus Patrikhanesi öte Türkiye’de birkaç bir kişinin dinî
lideri konumundaki Rum Patrikhanesi var…
Ukrayna Kilisesi sorunu
dinî değil siyasi bir sorundur. Rus Patrikhanesi’ne Rusya devlet olarak destek
vermektedir. Birkaç bin kişilik cemaati olan Rum Patrikhanesi’ne ise destek
veren ABD’dir. Ortada olan ise din üzerinden Rus/ABD kavgasıdır. “Türkiye
bu kavganın neresindedir?” Sorusunun cevabı ise Rum Patrikhanesi’nin
Türkiye topraklarında bulunmasıdır. Patrikhaneler üzerinden Rus/ABD
çekişmesinin tarafı olmak isteyen ABD’nin ise Patrikhane’ye tüzel kişilik
kazandırmak, Ekümenikliğin Türkiye tarafından kabul edilmesi vs. birçok talebi
var.
(Gerek
Ukrayna Kilisesi sorunu ve gerekse Patrikhane’nin statüsü ile ilgili bu sitede
çok sayıda makale bulabilirsiniz)
Dinî ve tarihi açıdan
birinci sıradaki Patrikhane İskenderiye
Patrikhanesi’dir. Önceki makalemizde ayrıntılı olarak açıkladığımız gibi
Bizans Devleti siyasi olarak, imparatorluğun kilisesi olan Rum Patrikhanesi’nin
birinci sırada saymaktaydı.
Ukrayna Kilisesi krizi
çıktığı zaman Rum Patrikhanesi bir yandan Ukrayna’daki ayrılıkçıları organize
etmeye, öte yandan ise diğer patrikhanelerin Ukrayna Kilisesi’nin özerkliğini
kabul etmeleri için ABD’yi de kullanarak baskı yapmaya başladı. Yukarıda da
belirttiğimiz gibi yaşananlar ABD ile Rusya Federasyonu arasındaki siyasi bilek
güreşidir ve din siyaset adına kullanılmaktadır.
15 Eylül 2018’de Rus
Patrikhanesi Rum Patrikhanesi ile ilişkileri kesti ve tarihi olarak ilk sırada
bulunan İskenderiye Patrikhanesi’nin
bundan böyle Rusya tarafından “Birinci”
olarak kabul edileceğini deklare etti.
İskenderiye Patriği
Theodore (Theodoros), Ukrayna Kilise
sorunu sürecinde Ukrayna’daki ayrılıkçı kiliseyi tanımak ya da tanımamak
şeklinde bir adım atmamıştı. Rusya’nın bu hamlesine sessiz kaldı.
İşte tam da bu noktada
Türkiye’nin Akdeniz’de karşısında duran üçlü ittifak “Yunanistan”, “Güney Kıbrıs
Rum Kesimi” ve “Mısır” devreye
girdi. İskenderiye Patriği Theodore’a bir yandan kendi devleti Mısır baskı
yapmaya başladı. Öte yandan Yunanistan da siyasi ve hatta askeri olarak Patrik Theodore’u
yakın markaja aldı.
Yunanistan Başbakanı Kyriakos Mitsotakis 8 Ekim’de Mısır’a
resmi bir ziyaret yaptı ve ziyaret kapsamında İskenderiye Patriği ile de
görüştü. Ancak bu görüşmeden birkaç gün önce Yunanistan Dışişleri Bakan
Yardımcısı Antonis Demataris Mısır’a
gitti ve İskenderiye Patriği ile özel bir görüşme yaptı. Bu görüşmelerin
içeriği ile ilgili pek fazla ayrıntı yok ama aradan bir ay geçtikten sonra
İskenderiye Patriği hamlesini yaptı ve 8 Kasım’da; İskenderiye Sen
Sinod’u (Dinî Meclis) üyelerine ve
Metropolitlere, Ukrayna Kilisesi'nin özerkliğini tanıdığını açıklayan bir
mektup gönderdi.
Mektupta; “Konuyu
uzun ve hepinizle özel olarak tartıştıktan sonra, dikkatli bir şekilde ve çok
dua ederek Ukrayna Ortodoks Kilisesi'nin özerkliğini tanımaya karar verdim”
dedi.
Bu kararın ardından 30
Kasım’da İstanbul’da yapılacak olan Aziz Andreas’ın dinî gününde şeref
konuğunun İskenderiye Patriği olacağı açıklandı.
Patriği
Theodore’un İstanbul’a hareketinden sadece bir gün öncesinde ilginç bir
misafiri oldu! Yunanistan Genelkurmay Başkanlığı adına Korgeneral George Kampas İskenderiye’ye giderek Patrik Theodoros’u
ziyaret etti. Yunanistan İskenderiye Başkonsolosu Athanasios Kotsionis da bu ziyarette generale eşlik etti.
Yukarıda da
belirtildiği gibi ziyaret “Yunanistan
Genelkurmay Başkanlığı” adına yapılmıştır. Kabulde Yunanistan ve Mısır
milli marşları çalındı ki bu dini bir kurum içinde bugüne değin rastlamadığımız
bir örnektir!
Kabulde Korgeneral
George Kampas “Ülkemizin (Yunanistan’ın) güvenliği sizin gücünüze bağlıdır”
şeklinde enteresan bir ifade kullanmıştır.
Korgeneral George
Kampas ayrıca Patrik Theodore'ye “Mısır ve Afrika'da Ortodoksluğu teşvik
etmenin yanı sıra, Helenizm ve Yunan Ortodoks kültürünü desteklemeniz son
derece önemlidir. Ve bunun için çok teşekkür ederim. Başbakan ve Milli Savunma
Bakanı'nın emriyle, Mısır ile ilişkilerimizi ve ilişkilerimizi geliştirmeye ve
daha da güçlendirmeye çalışıyoruz. Vurguladı. Amacımız; Akdeniz’de, bölgede
istikrar ve barışı sağlamaktır. Mısırlılar bizi kendilerine yakın istiyor. Ve
Yunan Ordusunu da bir müttefik olarak görüyorlar ki bu bizim için ve sizin için
İskenderiye Patrikliği için dahi çok önemlidir” şeklinde bir konuşma
yaptı.
Korgeneral George
Kambas aynı gün Atina'ya geri döndü. Ertesi gün ise Patrik Theodore
İstanbul’a hareket etti.
Bu noktada “Bize ne İskenderiye Patriği’nden
ve ona yapılan ziyaretten?” şeklinde akıllara bir soru gelebilir.
Bu makaleyi yazdığımız esnada “Yunanistan”, “Güney Kıbrıs Rum Kesimi” ve “Mısır”
üçlü ittifakının Türkiye aleyhine yaptıkları çalışmalar ortada.
Yunanistan’ın
yöneticileri an itibari ile öfke krizine girmişler, Türkiye/Libya arasındaki
Akdeniz anlaşmasından dolayı ne yapacaklarını bilmiyorlar.
İskenderiye
Patrikhanesi Mısır’daki bir kurum ve Mısır’ı yöneten Sisi 2017’de gizli bir
anlaşma ile Yunanistan’a Akdeniz’de 7 Bin kilometrekarelik bir alan bırakmış.
ABD ile başımız
belada yine bu
makaleyi yazdığımız esnada ABD Senatosu Dışişleri Komisyonu’nda Türkiye’ye yaptırım
öngören tasarı oylandı ve kabul edildi. Aynı ABD Rum Patrikhanesi’nin en büyük
destekçisi…
Yunanistan Genelkurmay Başkanlığı adına Korgeneral George Kampas İskenderiye’ye
gitmiş olmasının ardında ne olabilir?
Çünkü Korgeneral Kampas özel olarak İskenderiye Patriği
ile görüşmeye gidiyor. Bu ziyaretin Yunanistan Genelkurmay Başkanlığı adına yapılmış olması ile
Korgeneralin “Ülkemizin (Yunanistan’ın) güvenliği sizin gücünüze bağlıdır”
şeklindeki ifadesi düşündürücüdür.
Üçlü ittifaktaki Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin
dikkate almak gerekir mi bilinmez ama Mısır ve Yunanistan işbirliğine askeri
unsurlarının yanı sıra dinî unsurların da dâhil olması düşündürücüdür.